Sıcak bir Afrika gününde aslanlar ceylanları kovalıyor, ceylanlar aslanlardan kaçıyor, hayat akışı her zamanki sıradanlığıyla devam ediyordu. Gökyüzünde süzülen kartal için de hikâyede bir değişiklik yoktu. Binlerce yıldır bu ormanda aslanlar ceylanları kovalıyor, ceylanlar da aslanlardan kaçıyordu. Bu sıradan hayat akışı kartala atalarından kalan bir mirastı. Sanki binlerce yıldır aynı kartal ölüyor, diriliyor ve her dirildiğinde aslanlar ceylanları kovalıyor, ceylanlar aslanlardan kaçıyordu. Gerçi ölümden sonra doğan, asla ölenle aynı olmazmış derler. Kimi daha sinirli, kimi sakin, sevecen vs ama kartal gibi kartaldı işte. Keskin gözleriyle ormanda sinek uçsa sineğin saç tellerini sayabilirdi. Son zamanlarda genetik mirasa onun da katkısı yok değildi. O da binlerce yıl sonra doğacak çocuklarına safari yapan turistleri miras bırakacaktı. Onun torunları için de sanki binlerce yıldır…
" Karga Tulumba da Denebilir! "