İndirgemişken aramızdaki en uzak mesafeyi rüya hızıyla
Masa taklidi yapan bi’masala
Ve kapmışken üstelik en başrolleri en büyük yönetmenden
Olmadı.
Oysa bırakabilirdik üstesinden gelemediklerimizi yüz üstü gelecek şekilde talihe
Öyle derdi Koca Herif, bilir çünkü o
Uyuşmuş zihin, parçalanmış dikkat, buğusu kıvamında göz
Zor uyudum erken uyandım,
Gerçi uyumadan da uyandım çok kere
Yürürken de uyandım bi’kere,
Pespaye bi’yıldız kaydı sanki benim için gökte o an
Şöyle azcık kenara çekildim ben de, nedensiz
Sirenleriyle birlikte çıldıran ambulans misali
Kırmızı mavi
Geçip gitti yanımdan gölge yahut yel gibi; zaman
Unuttum sonra
Gölgesini gördüm de unuttum.
Derimde hissettim ürperdim.
Takip etti bunu peşi sıra mucizeler;
Zambiya Afrika kupasını aldı
Gözümün önünde bi’meczup açlıktan güldü ihtimal öldü
Ve ben bi’densizlik yapıp, bensizin biri olup çıktım sonunda
Kalacaksa aramızda tek bi’bildiğim var benim; kimse tam anlatamaz
Ama veya ancak;
Bilmek yetmedi tek başına; uyutmak ve unutmak lazım kendini!
Her şeye rağmen normal görülen her şeye rağmen Sen şimdi mesela
Sesinle beraber, biraz da gözlerinden aldıktan sonra yanına
Ya güleceğimi getirirsin mutfaktan, ya da çıkarırsın kışlıkların arasından ağlayacağımı
Hiç olmadı serperek tüm olmazlarını avucuma geçer oturursun şöylece
Başım dizlerinde
romatizmal ağrı gibi öylece
O tarifi abes ellerinle okşarsan saçlarımı,
Ki ancak öyle uyurum ben, hiç uyanmayacakmış gibi.
Dünyanın sana, senin zamana, zamanın uykuya, uykunun kaliteye ihtiyacı var
Bu daima böyle olmuştur, dörtte üçü hayallerle kaplı bu mekânda,
Gidiyorum, gelmek üzere… T.s.k,