İçeriğe geç

Ay: Haziran 2020

Kekeme-II

“çoğu zaman pek zayıf bir kelimecik, güçsüz omuzlarına taşıyamayacağı yükler yüklenir…” Her şeyden kaçıp geldiğim bu göğü siyah, simsiyah, bu yeri sarı, sapsarı “dünyada”, her satırda aranmaktan yoruluyor insan. Kimseler görmesin diye duvarın arkasında, gizli gizli ve hızlı hızlı sigara içer gibi saklanmaktan, kendimi de koyduğum yeri unuttum. Herkesi ve her şeyi kelimelerle sırlamak kolay. Ben kendimi koyduğum yeri unutmuşken, yine de kendimi bir yerde ele veriyor olacağım ki; oradan birisi, bir kelimeyi kaldırıyor ve işaret parmağını tam alnıma hedefleyerek “işteeee” diye bağırıyor, “işteee oradaaa!” Yalvarıyorum susması için. Bir yandan öfkeyle dişlerimi sıkarken diğer yandan da korkuyorum herkes başıma üşüşecek diye. İşaret parmağını sallarken bağırmaya devam ediyor; “istediğin kadar duvarın arkasında sigara iç, seni tanıyamayacağımızı mı zannettin, duman senin ciğerinden…