İçeriğe geç

Ay: Mart 2016

Psişik Mevzular 46, ” Önemi Olmayan Küçük Yanlış Anlamalar! “

6 Mayıs 2014 Pazartesi, 8373’ten telefonuma düşen mesaj: “ Yağı kemiğine bürünmüş oğlak mevsiminin son demlerini yaşadığımız bu günün akşamında, tabii ki Bakan’ın Ganyanda ve dahi İstanbul yarışlarının son ayağına müteakip toplanıyoruz. Mavra büyük. Dünya yansa yıkılsa gel. Harbiden !-! ” Ünlem tire ünlem(!-!) : Bi’nevi semtsel şifre, kesinlikle kaçırılmaması gereken bi’mavra olacağının emaresi. 8373: Semt hayatının inceliklerinin halen yaşandığı ve yaşatıldığı Semt-i Tepecik’in kurumsal telefon numarası. Semtin ileri gelenleri tarafından akledilmiş akıl dolu bi’hizmet. Haberi aldıktan sonra Reis’i aradım, hemen dakkasına. -Reis geçerken beni de alırsın. Evdeyim yahut o ağacın altında. Bilmem hatırlıyor musun? -Tağmmam tağmmam. Semt hayatını teneffüs ettiysen böyle kısa ve net konuşman gerekir. Adaptandır. Adapsa, S.Ş.A* ‘da her şey… Ganyana girdiğimizde yarışseverlerin handiyse hepsi dağılmış, oğlak…

MAHZEN

col1-1

Anjelika Akbar/ Kamelya

Evvelce nesir doğar, nesir yaşardı bu toprakların insanları,
Yalnızca ölürken ilahi şiirden iki mısra dudaklarında,
Yoksunluk yakınca anlarlar; acıdan akan bir yudum şaraptan,
Bir yudum da taze ilkbahardan alalım, azık olsun yanımızda.

Mahzenin çürümüş fıçıları pejmürde, içindekiler sirkeye benzer,
İptidai olan ahlakları; bir de karanlıkta beni beklerler.
Ateşler içinde ruhun asaleti, yüksekten düşünce naçar oldu serkeş,
Övünçleri taşmış ağızlarından, çirkinleşmiş etrafımdaki herkes.

Gözlerimi kapadığımda hezarfen olurum, hiç tasalanmam.
Kirpikler vedalaşınca sesler çoğalır, aralarında kalırım samimiyetsiz!
Istırabım kendimle; batın ederim zatımı da sonra ete kemiğe bürünürüm,
Hem bizi cahil bırakanlar, bu âlimler değil miydi kifayetsiz!